Etiyopya – Djimmah Gr5
Etiyopya’da kahve yetiştiriciliği 5 ana bölgede yapılıyor bunlar Sidamo, Limu, Yirgacheffe, Harrar ve Djimmah. Djimmah, kahvenin keşfedildiği bölge olan Kaffa'ya çok yakın bir şehirdir. Etiyopya kahve üretiminin %50’sine yakın bir bölümü bu bölgeden çıkar. Bunun nedenlerinden biri Djimmah kahvesinin blending’e çok uygun bir kahve olmasıdır. Bir araya geldiği kahveleri dengeler. Kahve ağaçları ormanlar içerisinde yer alır. Genelde hasat, yüksek kahve ağaçlarının tepelerinden başlar.
Etiyopya – Sidamo Gr2
Kahvenin anavatanı, gen merkezi olan Etiyopya, yetiştirdiği çekirdeklerle kahvedeki aroma zenginliğini tüm dünyaya göstermiştir. Birçok kahve profesyonelinin favorisi bu orijinden gelen benzersiz kahvelerdir. 1942'de İtalyan egemenliğinden kurtulan bölgeye "Sidamo" isimli bir grup yerlinin adı verilmiştir. Sidamo Bölgesi meyvemsi ve asiditeli yıkanmış kahveleriyle öne çıkar.
Etiyopya – Yirgacheffe GR1
Etiyopya Yirgacheffe kahvesi, Etiyopya’nın Sidamo bölgesinde bulunan Yirga Cheffe şehrinde yetişen kahve çekirdeklerinden oluşur. Çiftlikler denizden genellikle 1.900 metre yüksekliktedir. Daha henüz ilk yudumlarınızdan itibaren kahvenin yüksekte yetiştiğini yoğun asidite ve baskın aromalarla anlayacaksınız. Etiyopya Yirgacheffe, dünyadaki en kaliteli Arabica kahvelerinin arasında değerlendirilir.
Bu kaliteli çekirdekler; çilek, karabiber, yaban mersini, yasemin, şeftali ve Hindistan cevizi aromalarıyla fincanınızı doldurur. Ağzınızda hoş bir lezzet bırakır, asiditesi hafif tatlı, meyvemsi ve parlaktır.
Etiyopya – Yirgacheffe Koke Hand Picking Grainpro
Gedeo eyaletinin köylerinde yetiştirilen kahveler genellikle Heirloom varyeteleri olarak bilinirler. Bir çoğu son 40 yıl içinde çiftçilere dağıtılmış. Kırmızı humuslu toprakta Bibira, Cordia Africana ve Ensete Ventricosum gibi ağaç cinslerinin gölgesinde yetişirler. Etiyopya’nın güneyinde çiftçiler kahveleri elle sadece olgunlaşmış olanları seçerek toplarlar. Toplayıcılar her sekiz-on günde bir aynı ağaca dönerek tekrar olgun meyveleri toparlar. Ortalama bir toplayıcı günde 50 – 100 kilo kahve meyvesi toplayabilir. Her toplayıcının topladıkları dikkatlice tartılır ve ödemeleri yapılır.
Hindistan – Monsooned Malabar A
Geçmişte Hindistan'dan Avrupa'ya ahşap kutular içinde giden kahve çekirdekleri "şanslı bir talihsizlik" sonucu Muson aylarında uzun süre neme maruz kalır. Bu süreçte aroması, yapısı, rengi tamamen değişen çekirdekler şaşırtıcı bir şekilde beğenilir ve tekrar talep edilir. Bunun üzerine hasat sonrası işlemlere "monsooning" denilen proses eklenip, kontrollü şartlarda kahve çekirdeklerinin nemli ortama maruz bırakılması işlemi gerçekleştirilir. Monsooned çekirdeklerin asiditesi oldukça düşükken; gövde, baharatsı ve yoğun aromalarla kendini belli eder. Bazıları tarafından kusurlu bir proses olarak görülür ve eleştirilir, bazıları ise bu yoğunluğu ve aromaların farklılığını takdir eder... Peki siz hangi taraftasınız?
Muson kahveler gerçekten bir farklı bir türdür. Farklı tatları ve düşük asiditesi ile tatsal açıdan zengin bir nüans oluşturur. Tutarlılığı sağlamak ve kusurları gidermek için yetiştiriciler tarafından yıkanmış (veya “ıslak işlenmiş”) çoğu yüksek dereceli özel kahvenin aksine, muson çekirdekleri, muson mevsimi boyunca Hindistan’ın batı sahilindeki depolarda istiflenir.